MAL VARLIĞINA YAPTIKLARI ETKİLERE GÖRE HUKUKİ İŞLEMLER
Borçlandırıcı işlem:
Hukuki işlemi yapan kişinin mal varlığının pasif kısmını artıran işlemlere denir. Bu işlem ile borçlu, alacaklıya karşı borçlanılan yükümlülüğe uygun olarak belirli bir edimde bulunmayı, ona maddi veya manevi bir yarar sağlamayı üstlenir. Borçlandırıcı işlemler, alacaklı ile borçlu arasında borç ilişkisi kuran, yani borç doğuran işlemlerdir. Borçlandırıcı işlemlerin ilk ve en önemli hukuki sonucu, asli edim yükümlülüğü içeren bir borç ilişkisi kurmaktır.
Borçlandırıcı işlemler borçlunun mal varlığının aktifini doğrudan etkilemezler, bu işlemler taahhüt işlemidir, tasarruf işlemi ise doğrudan etkiler.
Bir sözleşme veya tek taraflı hukuki işlem ile bir borç altına giren için bu işlem bir borçlandırıcı işlem iken, bir alacak hakkı elde eden karşı taraf için bir kazanma işlemidir.
Borçlu, borcun konusunu teşkil eden şeyi, başka bir borçlandırıcı işlemle bir diğer kişiye devretmeyi taahhüt edebilir ve şeyin zilyetlik ve mülkiyetini ikinci alıcıya geçirebilir. İlk alıcı, ikinci alıcıdan şeyin mülkiyetini talep ve dava edemez. Borçlu aynı mal üzerinde birden çok borçlandırıcı işlem yapabilir. Zira borçlandırıcı işlem, borçlunun mal varlığının aktifini doğrudan azaltmaz, bir hakkı veya malı karşı tarafa geçirmez. Alacak hakkı, satıcının tasarruf hak ve yetkisini sınırlamaz. Alıcı, sadece satıcıya karşı, uğramış olduğu zararın tazmini davasını açabilir.
Borçlandırıcı işlemlerde borçlunun borçlandığı anda borçlanılan edime sahip olması şart değildir. İfa anında sahip olması yeterlidir.
Borç konusu şey, birden çok borçlandırıcı işlemle ayrı tarihlerde birden çok kişiye taahhüt edilmişse, söz konusu işlemlerin yapılış tarihleri alacaklılara bir öncelik hakkı vermez.
Tasarruf işlemi:
Bir hakkı veya hukuki ilişkiyi doğrudan etkileyen, onu diğer tarafa geçiren, içeriğini sınırlayan, değiştiren veya ortadan kaldıran işleme denir. İşlemi yapan kişiye ait olan bir hakkın varlık veya içeriğini bir başka kişi yararına doğrudan ve kesin olarak değiştirir. Bu işlemi yapan kişinin mal varlığının aktif kısmı azalır. Eski durumun yeniden kurulması istenirse, tarafların yeni bir tasarruf işlemi yapması gerekir.
Satış sözleşmesi borçlandırıcı işlemi, zilyetliğin devri anlaşması (ayni sözleşme) ile birlikte zilyetliğin teslimi (devri) tasarruf işlemini oluşturur. Taşınmazlarda tescil talebi, taşınırlarda ayni sözleşme ile birlikte zilyetliğin devri, alacak hakkında alacağın devri birer tasarruf işlemidir.
Tasarruf sahibi, bir hakkın devri veya ortadan kaldırılması sonucunu doğuran tasarruf işlemlerini yalnız bir defa yapabilir. Tasarrufla hak sona erdiği için, aynı hak üzerinde ikinci bir tasarruf işlemi yapılamaz. Tarih itibariyle ilk yapılan işlem, öncelik ilkesi gereğince geçerli olur.
Tasarruf işlemi yapabilmek için tasarruf edenin tasarruf yetkisine sahip olması gerekir. Bir kimsenin bir hakka doğrudan tesir edebilme, bir hak üzerinde tasarruf etme yetkisine tasarruf yetkisi denir.
İstisnai hallerde hukuk düzeni, hak sahibinden tasarruf yetkisini tamamen veya kısmen almış olabileceği gibi, bazı hallerde de hak sahibi olmayan bir kişiye, başkasının hakkı üzerinde tasarruf etme yetkisi tanımış olabilir (örneğin iflas masasına dâhil olmuş bir mal veya hak üzerinde malikin yetkisi yoktur). Tasarruf yetkisinin kaldırılması veya sınırlandırılması üçüncü kişileri korumak amacıyla korunmuştur. Mal ortaklığında eşlerden biri, diğer eşin rızası olmadan tasarruf yetkisine sahip olamaz.
Tasarruf yetkisi borçlandırıcı işlemin yapıldığı anda değil, tasarruf işleminin yapılacağı anda olmalıdır. Tasarruf işlemlerinde belirlilik ilkesi geçerlidir. Tasarruf işleminin hangi konuyu, hangi şeyi içerdiği somut olarak belirlenmiş olmalıdır.