Yemin
Yemin, mahkemeler önünde kutsal değerlerle teyit edilen sözlü açıklamalardır. Yeminin konusunu vakıalar oluşturur. Hukuki sebepler yeminin konusunu oluşturmaz. Yemin delil niteliğinde olup bir vakıanın ispatına yöneliktir. Bunun dışında bilirkişi ve tanıklara yaptırılan yemin ise delil olmayıp, sadece bu kişilerin doğruyu söylemelerini sağlamaya yöneliktir.
Yenim davanı taraflarınca yerine getirilir. Yemin edecek taraf on sekiz yaşından küçük veya kısıtlı ise yemin kanuni temsilcisi tarafından eda edilir. Ergin olmayan ve kısıtlı kişiye bizzat dava açma hakkı tanınan hallerde yemin bizzat bu kişilerce yerine getirilir.
Avukat aracılığıyla takip edilen davalarda da taraf yemine çağrılır. Tüzel kişilerde yemin kanuni temsilci tarafından eda edilir. Kanuni temsilci birden fazla ise hepsi birden yemin da eder.
Vekilin yemin teklif edebilmesi için kendisine bu konuda özel yetki verilmesi gerekir.
Tarafların üzerinde serbestçe tasarruf edemeyeceği vakıalar ve bir işlemin geçerliliği için, kanunen iki tarafın irade açıklamalarının yeterli olmadığı hallerde yemin teklif edilemez. Yemin edecek kimsenin ceza soruşturması ve ile karşı karşıya bırakacak vakıalar da yemine konu olamaz.
Kendiliğinden araştırma ilkesinin geçerli olduğu davalarda da yemin teklif edilemez.
Yemin bir taraf usul işlemidir. Görevsiz mahkemede yapılan yemin görevli mahkemede de geçerlidir.
Yemin Usulü
Yemin, davanın esasının halline etkili olan olayın ispatı için diğerine teklif ettiği bir doğrulatma beyanıdır. Kanun yemin teklif hakkını sadece taraflara vermiş, hâkimin kendiliğinden yemin teklif etmesine izin vermemiştir.
Yemini kendisine ispat yükü düşen taraf teklif edebilir. Kendisine ispat yükü düşmeyen tarafın, yemin teklif etmesinin hiçbir hukuki sonucu yoktur. Yeminin konusu davanın çözümü bakımından önem taşıyan, çekişmeli olan ve kişinin kendisinden kaynaklanan vakıalardır. Olayı bilmediğine dair de yemin teklif edilebilir.
Vakıanın ispatı için yeminden başka delili olduğunu beyan etmiş olan taraf dahi yemin teklif edebilir. Diğer delillerle birlikte yemin deliline de dayanan taraf diğer delillerinden vazgeçmiş sayılmaz.
Hâkimin yemin teklif etme hakkı olan tarafa yemin teklif hakkının olduğunu hatırlatmaması bozma nedeni sayılmıştır.
Yemin teklif edilen kimse, yemini edaya hazır olduğunu bildirdikten sonra, diğer taraf teklifinden vazgeçip başka bir delile dayanamaz ve yeni bir delil de gösteremez. Ancak yemin teklifi kabul edilinceye kadar, yemin teklif eden bu teklifinden vazgeçebilir.
Yemin teklifini hâkim değerlendirip karar verir. Yerinde görmezse reddedilebilir. Yemin teklif edilecek taraf duruşmada hazır değilse kendisine yemin davetiyesi gönderilir. Geçerli özrü olmaksızın yemin için tayin edilen gün ve saatte mahkemeye gelmediği, gelip de yemini iade etmediği ya da yemin eda etmekten kaçındığı takdirde yemin konusu vakıaları ikrar etmiş sayılır.
Yemin istinabe yoluyla ya da hasta ve engelli olanlar için bulunduğu yerde de yemin ettirilebilir. Okuma yazma bilmeyenler işaret dili ile yemin ettirilir.
Yemin teklif eden kimse duruşmaya gelmediği takdirde yemin onun yokluğunda yaptırılır. Yemin formülü kanunda belirtilmiştir, yöreye örf adet ve taraflara göre değiştirilemez.
Yemin teklif edilen kimse yemini iade edebilir. Yani kendisine yemin teklif eden kişinin yemin etmesini isteyebilir. Yemin iadesi, “ben yemin etmiyorum kendisi yemin etsin” anlamına gelir. Yemin teklif edilen olay taraflardan yalnızca birisinin şahsından kaynaklanıyorsa yemin iade edilmez. Yeminden kaçınan yemini iade edemez. Yeminden kaçınma ikrar sonucunu doğurur.