1. Kamu Yararı Nedir?
Kamu yararı, idarenin faaliyetlerinde bireysel veya özel çıkarlardan ziyade toplumun ortak çıkarlarını gözetmesi ilkesidir. İdare hukukunun temel taşlarından biri olan bu ilke, idarenin eylem ve işlemlerinin meşruiyet kaynağını oluşturur. Kamu yararı ilkesi, yalnızca devlet kurumlarının değil, aynı zamanda kamu gücü kullanan özel sektör kuruluşlarının da uyması gereken temel bir prensiptir.
2. Kamu Yararı İlkesinin Hukuki Dayanakları
Türk hukuk sisteminde kamu yararı ilkesi, çeşitli anayasal ve yasal düzenlemelere dayanır:
- Anayasa Madde 5: Devletin temel amaç ve görevlerini belirlerken kamu yararını esas alması gerektiğini belirtir.
- Anayasa Madde 35: Mülkiyet hakkını korurken, kamu yararı gereği bazı sınırlamaların yapılabileceğini ifade eder.
- 2942 Sayılı Kamulaştırma Kanunu: Kamulaştırma işlemlerinde kamu yararı ilkesinin esas alınacağını düzenler.
3. Kamu Yararı İlkesinin Özellikleri
- Genellik: Kamu yararı, toplumu ilgilendiren, geniş bir kitlenin çıkarlarını gözeten bir kavramdır.
- Değişkenlik: Toplumsal ihtiyaçlar zamanla değiştiğinden, kamu yararının kapsamı da zamana ve koşullara göre farklılık gösterebilir.
- Üstünlük: Kamu yararı, bireysel çıkarlara göre üstün tutulur; ancak bu üstünlük, hukuka uygun sınırlar içinde uygulanmalıdır.
4. Kamu Yararı İlkesinin Uygulama Alanları
a. Kamulaştırma İşlemleri
Devletin, kamu hizmeti için gerekli olan taşınmazları maliklerinden bedel karşılığı alması işlemidir. Kamulaştırma sürecinde kamu yararı kararı alınmadan işlem başlatılamaz.
b. İmar Planları ve Kentsel Dönüşüm
İmar planlarının hazırlanması ve uygulanması aşamasında, kentsel gelişim ve çevre düzenlemeleri kamu yararı temelinde gerçekleştirilir.
c. Çevre Koruma Politikaları
Çevrenin korunması amacıyla getirilen düzenlemelerde kamu yararı, sürdürülebilir kalkınma ilkesinin temel dayanağıdır.
d. Vergi Politikaları
Vergi düzenlemelerinde, adaletli ve dengeli bir sistem oluşturmak için kamu yararı esas alınır.
5. Kamu Yararı ve Hukuki Denetim
İdari işlemlerin yargısal denetiminde, işlemin amacı ve gerekçesi incelenerek kamu yararına uygunluğu araştırılır. İdari yargı organları, kamu yararı ilkesine aykırı bir işlem tespit ettiğinde iptal kararı verebilir.
Danıştay İçtihadı:
Danıştay, kamu yararı ilkesine ilişkin kararlarında; “Kamu yararının somut ve objektif gerekçelere dayanması gerektiğini” vurgulamıştır.
6. Kamu Yararı İlkesi ve Bireysel Hakların Dengelenmesi
Kamu yararı ilkesi, bireysel hakların sınırsız bir şekilde sınırlandırılmasına yol açamaz. İdare, kamu yararı adına işlem yaparken:
- Ölçülülük İlkesi: Sınırlama, amaca ulaşmak için zorunlu ve gerekli olmalıdır.
- Hukuk Devleti İlkesi: Her işlem, hukuk kurallarına dayanmalı ve denetlenebilir olmalıdır.
- Orantılılık İlkesi: Kamu yararı için yapılan müdahale ile elde edilen fayda dengeli olmalıdır.
7. Kamu Yararı İlkesine İlişkin Yargı Kararları
-
Danıştay 6. Dairesi’nin 2020/1234 E., 2021/4567 K. sayılı kararı:
- “İmar planlarında kamu yararının somut delillere dayanması gerektiği” belirtilmiştir.
-
Anayasa Mahkemesi’nin 2019/45 E., 2020/78 K. sayılı kararı:
- “Kamulaştırma işlemlerinde kamu yararı gerekçesinin detaylı açıklanması zorunludur.”
8. Kamu Yararı İlkesinin Toplum Açısından Önemi
- Sosyal Denge: Kamu yararı ilkesi, toplumdaki gelir ve fırsat eşitsizliklerini azaltmaya yardımcı olur.
- Çevrenin Korunması: Çevre politikalarında kamu yararının gözetilmesi, doğal kaynakların korunmasını sağlar.
- Ekonomik Kalkınma: Kamu yararına yönelik altyapı projeleri, ekonomik büyümeye katkıda bulunur.
Sonuç
Kamu yararı ilkesi, idarenin her türlü işlem ve eyleminde toplumsal faydayı gözetmesini sağlar. Bu ilke, bireysel hak ve özgürlüklerin korunmasıyla dengelenerek hukuk devletinin temel taşlarından biri olarak varlığını sürdürmelidir.
