SEBEBE BAĞLI OLUP OLMAMALARINA GÖRE HUKUKİ İŞLEMLER
Eğer bir hukuki işlemin geçerliliği, temelinde yatan bir sebebin varlığı ve geçerliliğine bağlı ise, sebebe bağlı hukuki işlemden söz edilir. Fakat hukuki işlemin geçerliliği için böyle bir sebebe ihtiyaç bulunmuyorsa, o işlem sebebe bağlı olmayan (soyut) hukuki işlemdir.
Roma Hukukunda üç türlü sebep kabul edilmiştir. Bunlar alacak sebebi “causa credendi”¸ ifa sebebi “causa solvendi” ve bağışlama sebebi “causa donandi”. Bugünkü hukukta ise bu üç sebep kabul edilmekle birlikte “teminat sebebi” de eklenmiştir.
Kazandırıcı işlemler açısından hukuki işlemlerin sebebe bağlılığı önem arz eder. Eğer bir kimse lehine kazandırıcı işlem yapılmışsa, bu kazandırmanın bir sebebi olmalıdır. Aksi halde sebepsiz zenginleşme davası ile kazanılan şey geri istenebilir.
Hukuki işlemin sebebe bağlı olup olmamasının en önemli sonucu, açılacak davada kendini gösterir. Eğer işlem sebebe bağlı ve sebep de geçerli değilse, geçersiz sebebe dayanılarak yapılan kazandırıcı işlem de geçersiz olacağından, hak karşı tarafa intikal etmez. Hakkı devreden kişi hak sahibi olmaya devam eder. Bu durumda, verdiği şeyleri geri alabilmek için genellikle bir istihkak davası açılır. İstihkak davası “re vindicatio” malın zilyetliğini kaybetmiş olan malik tarafından, mülkiyeti kazanamamış olmakla beraber, zilyet olan kişi aleyhine açılan davadır.
Roma hukukunda “stipulatio” olan soyut ve sözlü olan bir akit vardır. Bu sebebe bağlı olmayan hukuki işlemler için kabul edilmiştir.