Kıymetli Evrakta “Aval” Nedir?

AVAL

Poliçe (kambiyo senetleri) üzerinde sorumluluk taşıyan kişi lehine verilen teminatın özel bir türüdür.
– Aval verene “avalist” ,
– Aval verilen kişiye “avalat” denir (bir kere soruldu!).
– Kayıtsız şartsız olur ve kısmi aval mümkündür.
– Boş imzalar ise keşideci lehine aval hükmündedir.
– Muhatap lehine aval mümkündür.
– Aval olan kişiye aval verilebilir.
– Kısmi aval mümkündür. Ancak kısmi ciro mümkün değildir.

Aval beyanı nasıl yapılır?

Senedin ön yüzüne imza ile yapılabilir. Aval şerhi poliçe üzerine veya alonj üzerine yazılır. “ Aval içindir” veya bunlara eş anlamlı başka bir ibareyle ifade edilir. Aval senedin arka yüzüne yazılıyorsa aval için olduğu mutlaka belirtilmelidir. Aksi halde beyaz ciro hükmündedir. Sadece imza atarak yapılan aval işlemi senedin ön yüzüne yapılabilir.

AVALIN HÜKÜM VE SONUÇLARI

1- Aval veren kimse, kimin için taahhüt altına girmişse tıpkı onun gibi müteselsil sorumlu olur.
2- Aval veren kişinin teminat altına aldığı borç, şekle ait eksiklikten başka bir sebeple geçersiz olursa dahi aval verenin taahhüdü geçerlidir.
3- Avalist borcu öderse ödedikten sonra onun üzerindekiler ona karşı müteselsil olarak sorumlu olurlar (soru kalıbıdır)
NOTLAR:
Çekte muhatap bankanın avalı geçersizdir. Çünkü ödeyecek kendisidir.
Bonoda keşidecinin avalı geçerli değildir
Kısmi aval geçerlidir
Muhatabın avalı geçerli değil.

AVAL İLE KEFALET ARASINDAKİ FARKLAR;

1- Aval tek taraflı bir taahhüt iken, kefalet bir sözleşmedir.
2- Aval kaydı senedin üzerine yazılır. Kefalet ise yazılı bir sözleşmedir.
3- Avalist, senet bedelinden dolayı müteselsilen sorumludur. Kefil kural olarak adi kefildir.
4- Avalist lehine aval verdiği kişiye ait defileri alacaklıya karşı ileri süremez. Kefil asıl borçluya ait defileri alacaklıya karşı ileri sürebilir.
5- Avalist borcu ödediğinde, lehine aval verdiği kişiye ve ona karşı sorumlu olanlara karşı bağımsız bir hak elde eder. Kefil borcu ödediğinde asıl borçlunun haklarına halef olur.

POLİÇEDE ARAYA GİRME

Düzenleyen ve cirantalardan veya aval verenlerden her biri, poliçeyi gereğinde kabul edecek veya ödeyecek olan bir kişiyi gösterebilir. Poliçeden dolayı zaten borçlu olan herkes araya girerek poliçeyi kabul edebilir veya bedelini ödeyebilir. Ancak poliçeyi kabul eden muhatap ve onun lehine aval veren kimseler araya giremez.
Araya girmek suretiyle kabul veya ödemede bulunan kişi, lehine araya girdiği borçluya durumu 2 iş günü içinde ihbar etmek zorundadır. Bu süreye uymazsa ihbarda bulunmamış olmasından doğan zarardan, poliçe bedelini aşmamak üzere sorumlu olur.
Araya girmenin yapılabileceği süreler;
Araya girme suretiyle kabul: Vadenin gelmesinden önce yapılabilir. Vade günü yapılamaz.
Araya girme suretiyle ödeme: Vadede veya vadeden önce yapılabilir

Bu Yazıya Tepkiniz Ne Oldu?
  • 0
    be_endim
    Beğendim
  • 0
    alk_l_yorum
    Alkışlıyorum
  • 0
    e_lendim
    Eğlendim
  • 0
    d_nceliyim
    Düşünceliyim
  • 0
    _rendim
    İğrendim
  • 0
    _z_ld_m
    Üzüldüm
  • 0
    _ok_k_zd_m
    Çok Kızdım

Bültenimize Katılın

Hemen ücretsiz üye olun ve yeni güncellemelerden haberdar olan ilk kişi olun.