EVLİLİĞİN GENEL HÜKÜMLERİ:
Evlenme töreninin yapılmasıyla karı koca arasında evlilik birliği doğmuş sayılır. Tüzel kişiliği olmamasına rağmen, kanun koyucu evliliği de bir birlik olarak kabul eder. Bu birlik evlenmekle kurulur ve evlilik birliği herhangi bir sebeple sona erene kadar devam eder.
Evlilik birliği, eşlerden ve onların müşterek ve ana veya babası bir veya birlikte yaşayan müşterek olmayan küçük çocuklarından oluşur.
Evlilik birliğinin eşlerden biri tarafından temsili halinde, diğer eşin de müteselsil sorumluluğu söz konusu olabilir.
Evlilik birliğinde eşler eşit statüye sahiptirler. Aile adı ve vatandaşlık dışında, tüm hak ve yükümlülüklerde eşitlik söz konusudur.
Evlilik birliğinde eşlerin yükümlülükleri:
1) Evlilik birliğinin mutluluğunu elbirliği ile sağlamak
Eşler, aile hayatının huzurunu bozacak davranışlardan kaçınmak zorundadırlar. Ancak bu huzur kıstası her evlilik için ayrı ayrı belirlenir. Eşler, evlilik birliğinde huzuru sağlamak için yükümlülüklerini kendileri belirleyebilirler.
Örneğin, küçük çocuk nedeniyle bir eşin meslek değiştirmesi veya bir yan işe daha girmesinin gerekliliğine eşler beraber karar verirler.
2) Çocukların bakım, eğitim ve gözetimine özen göstermek
Eşler, çocukların bakım ve eğitim ve gözetimine özen göstermekle yükümlüdürler. Bu yükümlülük, eşin başkasından olan ve ergin olmayan çocuklarını da kapsar. Eş, üvey çocukları için de özen ve ilgi göstermek zorundadır.
3) Sadakat yükümlülüğü
Sadakat sadece zina fiilini işlememek değildir. Başka biri ile çok yakın duygusal bağlar kurmak veya eşin sırlarını açıklamak da sadakat yükümlülüğünün ihlâli sayılır.
4) Yardım yükümlülüğü (maddi ve manevi)
Örneğin, bir eş, psikolojik sıkıntı geçiren eşine yardımla yükümlüdür. Diğer eşin eğitim masraflarını karşılamasına yardım etme yükümlülüğü de bu kapsama girer.
5) Giderlere katılma yükümlülüğü
Eşler, evlilik birliğinin giderlerini karşılamak için güçleri oranında katkıda bulunurlar. Bu katkı, emekle veya mal varlıkları ile olabilir.
6) Birlikte yaşama yükümlülüğü
Eşler birlikte yaşamakla yükümlüdürler. Birlikte yaşamaktan haksız yere kaçınmak, boşanma davasında haklı sebep oluşturabilir veya benzeri yaptırımlara yol açar.
Eşler, aynı konutu paylaşmakla yükümlüdürler.
Eşlerden biri diğerini kendi ailesi yanında oturmaya zorlayamaz.
Eşlerin oturacakları konutu birlikte seçmeleri gerekir. Eşlerden biri, diğer eşin rızası olmadıkça aile konutu ile ilgili işlemler yapamaz. Örneğin, diğer eşin açık rızasını almadan kira sözleşmesini feshedemez, başkalarına satamaz veya devredemez ya da bu konut üzerindeki hakları herhangi bir şekilde sınırlandıramaz.
Aile konutu eşlerden birine ait ise, diğer eş, tapu kütüğüne konutla ilgili şerh konulmasını isteyebilir.
Aile konutu eşlerden biri tarafından kiralanmışsa, diğer eş, kiralayana yapacağı bildirimle sözleşmenin tarafı haline gelir ve bu durumda, bildirimde bulunan eş, diğeriyle birlikte müteselsilen sorumlu olur.