AVRUPA TOPLULUKLARINDAN AVRUPA BİRLİĞİ’NE GEÇİŞ
Paris Antlaşmasıyla —-> Avrupa Kömür ve Çelik Topluluğu (AKÇT)
Roma Antlaşmasıyla —-> Avrupa Ekonomik Topluluğu (AET)
Roma Antlaşmasıyla —-> Avrupa Atom Enerjisi Topluluğu (AAET)
1-Parist Antlaşması AKÇT
Fransa Dışişleri Bakanı Robert Schuman, Schuman Deklerasyonuyla, Avrupa Bütünleşmesinin hukuki ve entelektüel temelini atarak, Almanya ve Fransa’daki kömür ve çelik üretiminin denetimini ortak bir üst otoriteye devredilmesini önermiştir.
-Bunun üzerine 18 Nisan 1951’de Avrupa Kömür ve Çelik Topluluğu’nu (AKÇT) kuran antlaşma Paris’te imzalanmıştır. AKÇT’nin 50 yıllık geçerlilik süresinin sona ermesi üzerine, Nice Antlaşması’na eklenen bir protokol ile AKÇT lağvedilmiştir.
-AKÇT ile yakalanan başarı üezirne 6 üye devlet, Ortak Avrupa ordusu olşutruma yolunda, Avrupa Savunma Topluluğu (AST)Antlaşmasını imzalamış ancak, Fransız Ulusal Meclisi’nin vetosu antlaşma yürürlüğe girmemiştir.
-Aynı şekilde, Avrupa Siyasi Topluluğu kurulması yönündeki girişimler, Fransa’nın Avrupa Savunma Topluluğu Antlaşmasını veto etmesi üzerine, sona erdirilmiştir.
2-Roma Antlaşması AET ve AAET
-AST tecrübesi, Avrupa’da ekonomik bütünleşme gerçekleştirilmeden siyasal bütünleşmenin mümkün olamayacağını ortaya koydu. Bu yüzden, Monnet metodu baz alınarak, bütünleşme hareketi devletlerin egemenliklerini doğrudan etkilemeyen alanlara kaydırılması esas alınmıştır.
-Avrupa bütünleşmesi için daha mütevazı ve gerçekli hedefler ortaya konularak, Avrupa Ekonomik Topluluğu (AET) ve Avrupa Atom Enerjisi Topluluğu (AAET) , 25 Mart 1957’de Roma’da AKÇT’ye üye 6 devlet tarafından imzalanan antlaşmayla kuruldu. Bu ikiz antlaşma, 1 Ocak 1958’de yürürlüğe girmiştir.
-AET’nin amacı: Avrupa bütünleşmesi hedefini gerçekleştirmek için üye devletler arasında malların hizmetlerin sermayenin ve emeğin serbestçe dolaştığı bir ortak Pazar ve gümrük birliği kurulmasıdır.
-AAET’nin amacı: Atom enerjisinin barışçı amaçlarla kullanılması geliştirmektir. AKÇT gibi AET ve AAET de orta pazarı hedeflemiştir.
-Bu iki yeni oluşum, her ne kadar AKÇT modelinden esinlense de, bu oluşumların ulus-üstü niteliğinin daha az belirgin olduğu görülmüştür.