ROMA DEVLETİNİN SİYASİ DEVİRLERİ
Roma devletinin siyasi tarihi 4 döneme ayrılmaktadır:
- Krallık Devri (Regnum) MÖ.753-510
- Cumhuriyet Devri (Res Publica) MÖ. 510-27
- İlk İmparatorluk Devri (Principatus) MÖ.27-MS.287
- Son İmparatorluk Devri (Dominatus) 287-565
KRALLIK DEVRİ (Regnum – MÖ.753-510)
Roma devletinde bu devirde 3 tane siyasi organ vardı. Bunlar:
- Kral (Rex – Magistra)
- Halk (Populus)
- Senatörler (Senatus)
Bunlar Romanın siyasi yönetimini belirleyen 3 organdı ve uzun süre varlıklarını korumuşlardır. Bu 3 organın hemen hemen her zaman Roma’da olmasına rağmen Roma her zaman demokratik bir yapıya sahip olmamıştır.belirli dönemlerde magistralar etkili olmuş (krallık devri) belirli dönemlerde de halk (cumhuriyet devri) veya senatörler etkili olmuştur. Bundan dolayı Roma’da bazen oligarşik bazen demokratik bazen de monarşik bir yönetim olmuştur. Krallık döneminde kral (rex) politik, dini ve yargısal güçleri kendisinde toplamış olan ve Roma’yı mutlakiyetle yöneten kişiydi. Roma’nın tek magistrası olarak hayatı boyunca görev yapardı. Bu devirde kralın yasa yapmada çok etkisi yoktu. Genelde atalardan kalan yasalar kullanılmaktaydı. Kral hem devletin hem de dinin başıdır, başrahiptir.
Kamu hukukuna ilişkin bir suç işlenmişse kral ceza verme yetkisine sahipti. Kral ceza olarak sürgün, kırbaçlanma veya ölüm cezası verebiliyordu.
Roma’da krallar ırsi sistemle gelmiyordu. Kral kural olarak kendisinden sonra devleti yönetmesini istediği kişiyi ölümünden önce belirtirdi. Bu kişi kralın oğlu, akrabası veya başka bir kişi olabilmekteydi. Kral seçtiği kişiyi yanına alıp onu yetiştirirdi. Kralın kendisinden sonra gelecek kralı göstermeden ölmesi halinde oluşan boşluğu senatus üyeleri doldurmaktaydı. Senatus üyeleri yeni kral belirleninceye kadar muntazam aralıklarla interrax (aradaki kral) olarak görev yapardı.
Kralın yetkileri vardır ama hukuki olarak sorumluluğu yoktu. Yasalarda sorumlu gözükse bile kralın fiilen bir sorumluluğu yoktu.
Halk Roma kabilelerinden olan Gentes ve Romalı sayılmayan Clientes’lerden oluşmaktaydı. Siyasi ve dini hayat Gentes’lere aitti. Gentes’lere daha sonraları Patiricius (soylu kesim) denmeye başlanmıştır. Bunlar siyasi haklara sahip olarak kral olabildikleri gibi senatus ve halk meclisi üyesi olabiliyorlardı ve buralarda oy kullanabiliyorlardı. Clientes’ler Patricius’ların işlerini gören halk kesimiydi. Romanın içinde yaşarlardı ve siyasi hakları yoktu.
Bu yüzden senatus ve halk meclisi üyesi olamazlardı. Krallık devrinin sonlarına doğru yeni bir sınıf olan Pleb’ler ortaya çıkmıştır. Bunlar romanın dışında yaşarlardı ve tarım ile zanaatle uğraşırlardı. Cumhuriyet devrinde Clientesler ortadan kalkmış ve halk sınıfı olarak patricius ve pleb kalmıştır. Pleb’lerin patricius’larla evlenmelerine izin yoktu. Ayrıca bunların ticari ve siyasi hakları yoktu. Plebler cumhuriyet devrinde haklarını istediler ve bunun için romalılar için yaptıkları işleri bırakarak pasif direnişe geçtiler. Bu direnişin sonunda halk meclisine girebildiler ve yasa yapabilmeye başladılar. Cumhuriyet devrinin sonlarına doğru ise patricius – pleb ayrımı ortadan kalkmıştır.
Senatus üyelerini kral, Gens kabilelerinin arasından seçerdi ve senatusu toplantıya ancak kral çağırabilmekteydi. Senatus, kralın danışma kurulu olarak görev yapardı. Kral danıştığı konularda senatusa uymak zorunda değildi, ancak senatus genelde kabilelerin ileri gelen yaşlı üyelerinden oluştuğu için kral onlara uyardı.
Roma Hukuku Bazı Ders Özetleri
Roma Hukukunun Diğer Ders Özetleri İçin Tıklayınız.